- fazla göstermek
- v. put it on
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
nezaket göstermek — davranışlarda nazik olmak Galiba beni tanımış olacak, ondan sonra biraz fazla nezaket göstermek istedi. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜBALAGA — (Mübalağa) Bir şeyi çok büyük veya çok küçük göstermek. Bir şeyi olduğundan fazla veya eksik göstermek. * Haddini aşmak. * Edb: Bir şeyi ifade ederken ya olduğundan fazla veya olduğundan çok noksan göstermek. Habbeyi kubbe, kubbeyi habbe yapmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
delalet etmek — 1) yol göstermek 2) göstermek, anlatmak, demeye gelmek Meğer fazla süs zenginliğe değil, fukaralığa delalet edermiş. A. Haşim 3) belirtmek Halep içinde bahara delalet eden işaret yoktur. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
boy — 1. is., top. b. Ortak bir atadan türediklerine inanılan toplumsal ve ekonomik ilişkilerinde anaerkil, ataerkil anlayışı uygulayan geleneksel topluluk, kabile, klan Türk boyları birbirlerini kardeş tanıyorlar. O. S. Orhon Birleşik Sözler boy beyi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
metanet — is., Ar. metānet Metin olma, dayanma, dayanıklılık, sağlamlık Kalbimde lüzumundan fazla metanet var. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller metanet göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
numaralamak — i Bir veya daha fazla sıra numarasıyla göstermek, numara koymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
patlamak — nsz 1) Nesneler, iç basıncın etkisiyle ve çoğunlukla büyük ses çıkararak dağılmak, infilak etmek Dinamit patladı. 2) Yırtılıp açılmak Gözlerim gene ayakkabılarıma kaydı, yanları patlamıştı. O. Kemal 3) Yarılmak Fukaranın hem sağ bileği çıkmış hem … Çağatay Osmanlı Sözlük
frikik vermek — argo göğüs, bacak gibi vücudun belirli bölümlerini, bilerek veya bilmeyerek gereğinden fazla açarak göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEMAYÜL — (C.: Temayülât) Meyletmek. Bir cihete iltifat etmek. Bir tarafa eğilmek. * Bir yana çarpılmak. * Bir yana veya bir kimseye fazla taraftarlık ve sevgi göstermek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük